Hayat Kokudur.

Kişilik sıfatları karmaşasında kalemler tükenmiş aklımızda . Getir götürleri hesaplarken avantajları dezavantajları kaybedince anlamışız bütün götürünün sahibi olduğun şeyler olduğunu . Anlatamadığımız onca şeyin içinde yüzmüşüz bir yusuna denk gelsek iğrenerek ayağımızı yorganımızdan çıkarmışız . Saatleri icat etmişiz geçen vakitleri takip edebilmek adına lakin alarmı kurmamışız bitiş dakikasına .

Ve bitmiş elimizdeki avucumuzdaki kum taneleri . Rüzgara karşı durmuşuz ve gözlerimizi sakınmışız uçuşan kumlardan . Kapanan gözlerin ardında kaybolup gitmiş herşey .

Bir iz kalmıştır umudu ile ardımıza bakmışız uçuşan kum taneleri kapamış her izimizi . Unutulanlar arasında yerimizi almışız tozlanan raflardaki . Kitapların arasına girdiğimizde unuttuklarımızı farketmişiz . Her kitabı okuduğumuzu sonra bıraktığımızı , bırakılan her acının yeniden dirilişini ve yıkılışını görmüşüz . İnşaat makinelerinin gürültüsünde yitip gitmişiz kumların arasında . Gürültünün ortasındaki sesleri seçmişiz her daim duymayı hasretle beklediklerimizi . Duyduğumuz kokuların peşinden koşmuşuz .

" Hayat kokudur " demişiz en içten derin umutlarımızla . Kokuları takip etmişiz görmediğimiz yitirdiklerimizin kokusunu bulabilmek umuduyla . Parfüm şişeleri devirmişiz içki şişeleri yerine . Burnumuzun dogrultusuna gitmişiz tam olarak .

Ve burun üstü çakılmışız her umutlanışımızda .